Kifoz (Omurganın Öne Eğriliği)
Torakal bölgede 20-40 derece fizyolojik öne eğrilik mevcuttur. Eğriliğin atması ve fizyolojik sınırların dışına çıkması kifoz olarak isimlendirilir. Postürel ve yapısal olmak üzere 2 tipi vardır.
Pastoral kifoz
Yapısal bir problem olmayıp omurganın duruş bozukluğuna bağlı ortaya çıkan bir kifoz türüdür. Günümüzde bilgisayar ve tablet gibi teknolojik ürünlerle uzun süre vakit geçirmek, duruş bozukluğu ve ergonomik olmayan ofis şartları gibi durumlar postürel kifozun en yaygın sebepleridir. Bu hastalar istedikleri zaman omurgalarını düzeltebilirler ve omurga düzeldiğinde sırt bölgesindeki eğrilik ortadan kalkar. Düzenli egzersiz ve spor yaparak, duruş ve oturuş pozisyonlarına dikkat ederek sorunun üstesinden gelmek mümkündür. Masa, sandalye ve monitör seviyesi gibi çalışma şartlarının düzenlenmesi de duruş bozukluğu azaltmaya yardımcı olur.
Yapısal kifoz
Sebebi tam olarak bilinmeyen Scheuermann kifozu yapısal kifozun en sık nedenidir. Çocukluk döneminde başlar ve ilerleme eğilimi gösterir. Radyolojik görüntülerde sırt omurlarının açısal sapmaları değerlendirilebilir. Sırt ağrıları ve kamburluk ön plandadır. Sabit bir deformitedir. Hasta doğrulsa bile kamburluk düzelmez. Erken yaşlarda korse kullanımı ve fizik tedavi ilerlemeyi yavaşlatır. Solunum sistemini etkileyen ileri deformitelerde ameliyat önerilir. Genellikle 75 derece operasyon açısından sınır kabul edilir.
Konjenital kifozda omurgada doğumsal defekt vardır. Bebek doğduğunda omurga kifotiktir. Asimetrik büyüme sebebiyle eğrilik kısa sürede ilerleme eğilimi gösterir. Bu çocuklarda gelişimi beklemek zaman kaybıdır. Çoğunlukla erken dönemde ameliyat tercih edilir.
Skolyoz
Skolyoz omurganın yana eğriliğidir. Düşük dereceli skolyozlar kozmetik bir sorundan ibaret olabilir. Hayati organları olumsuz etkileyen yüksek dereceli skolyozlar ise ciddi sağlık problemlerine yol açabilir. İdiopatik (sebebi bilinmeyen) skolyoz en sık görülen tipidir. Konjenital, nöromusküler ve travmatik gibi pek çok skolyoz tipi mevcuttur. Uygulanacak tedavi skolyozun tipi, açısı, ilerleme hızı ve hastanın yaşı dikkate alınarak belirlenir.
İdiopatik skolyoz (sebebi bilinmeyen)
Farkedildiği yaşa göre infantil (0-3 yaş), juvenil (3-10 yaş), adölesan (10-18 yaş) ve erişkin (18 yaş ve üstü) skolyozu olmak üzere 4 grupta incelenir. Adolesan skolyoz en sık görülenidir. Ağrısız olduğu için çoğu zaman geç farkedilir. Hızlı büyüme döneminde ilerleme hızı pik yapar. Schroth egzersizleri ve korse uygulamaları düşük açılı skolyozlarda olumlu sonuçlar sağlar ve hastaya zaman kazandırır. Ancak 45-50 derece ve üzeri skolyozlarda ameliyat seçeneği değerlendirilir.
Nöromusküler skolyoz
Kas hastalıklarına ve sinir disfonksiyonlarına bağlı ortaya çıkan bir skolyoz türüdür. Genellikle ilerler. Genel vücut dengesizliği, duruş bozukluğu, bası yaraları, solunum kapasitesinde azalma görülebilir. Yaşam konforunu artırmak ve yaşamı tehdit eden ileri komplikasyonların önüne geçmek adına ameliyat önerilir.
Konjenital skolyoz
Anne karnında, omurga şekillenme sürecinin kusurlu olması sonucu gelişir. Ancak doğum sırasında genellikle farkedilmez. Bebek büyüdükçe deformite belirginleşmeye başlar. Konjenital skolyozda eğrilik sürekli artma eğiliminde olduğu için erken dönemde ameliyat planlanır.
Dar Kanal
Omurların oluşturduğu kanalın daralmasıdır. İleri yaşlarda görülür. Daha çok kireçlemeye bağlı çevre yapıların kalınlaşması sonucu ortaya çıkar. Kanal daraldığı için omuriliği ya da sinir kökleri bası altına kalır. Yavaş ilerlediği için uzun süre bulgu vermeyebilir. İleri kanal darlığında ise lokal ağrı ve sinirlerin bası altında kalmasına bağlı kollarda ya da bacaklarda ağrı, uyuşma ve fonksiyon kaybı görülebilir. Ciddi dar kanal hastalarında cerrahi tedavi uygulanır.
Omurga Kayması (spondilolistezis)
Omurga kayması bir omurun diğeri üzerinde öne doğru yer değiştirmesidir. Aşırı yüklenme sonucu omurgada stres kırıkları gelişir. Spondilolisis olarak adlandırılan bu stres kırıkları omurlar arası kemik köprüleri ortadan kaldırarak kaymaya zemin hazırlar. Kayma deresine bağlı olarak hafif bel ağrısından nörolojik semptomlara kadar değişen geniş bir klinik tablo ortaya çıkabilir. Hafif olgularda ilaç tedavisi, fizik tedavi ve korse genellikle yeterli olur. İleri olgularda omurga dengesini sağlamak ve omuriliği bası altından kurtarmak için ameliyat uygulanır.
E-bültene abone olarak sitemizdeki duyuru ve gelişmelerden anında haberdar olabilirsiniz.